En sevdiğim aydayız yine... Sonbaharın yıldızı:Eylül. Dökülen yapraklar, yağan yağmurlar... Yağmurlu havada içilen kahveler... Her biri bu ayı özel kılıyor benim için. Aslında; yaz mevsiminin, güneşin, tatilin sonu demek Eylül ama nedense olumsuz yönlerini göz ardı edebiliyorum. Yalnızlığın tadını çıkarabildiğim tek zamanlar yılın bu zamanları olduğu içindir belki de. Yağmuru sevmeyen biri olarak genelde evde olsam bile seviyorum bu ayı. Yağmur yağdıkça müzik dinlemeye (Teoman'ı tavsiye ederim), kahve içip, kitap okumaya daha çok vakit ayırdığım için de olabilir. Bu ayda dışarı çıktığım sayılı zamanlarda, yoldaki su birikintilerinden şikayet edip yanımdan geçen araçlar üzerime su sıçratmasın diye dua ettiğim an da sırılsıklam oluşum ve bunun üzerine kendime sinema bileti hediye edişim sinirlerimin yatışmasına yetiyor. Evet tek başıma gidip film izleyebiliyorum. Kimilerine zor gelebilir ama ben bundan keyif alıyorum. Yalnızlığa alışınca hiç kimseye ihtiyacın olmuyor çünkü. Bir insanın mutlu olabilmesi için ikinci bir kişiye ihtiyacı yok bence. Herhangi birine alışıp sonra yokluğunda üzülüp, acı çekmeye, özlemeye hiç gerek yok.
Bu yazıyı 2018 Eylül ayında yazmaya başladım ve taslak halinde bırakıp yayınlamak istemedim fakat şimdi yani tam 1 yıl sonra yayınlamaya karar verdim.
Hiç düşündünüz mü neden hep eskiyi özlüyoruz? Eski şarkıları, eski kitapları, eski filmleri; eski bayramları, eski anıları hatta bazen eski kendimizi... Çünkü yeniler asla eskinin yerini tutmuyorlar. Bundandır eskiye meyilimiz. Bir şeyi sevdiğimizde aradan yıllar da geçse, o şey eskise bile yine de ondan vazgeçmeyiz. Bozulsa tamir ettirir, yine onunla devam ederiz hayatımıza, yenisini istemeyiz. Farz edelim yenisini aldık, bir türlü alışamayız. Çünkü eskisi bizim dilimizden anlardı biz de onun dilinden anlardık. Yalnızca eşya değil, insan olarakta durum aynı. Eskiden tanıdığımız birini sürekli özlemek, onu istemek aslında onu çok sevdiğimizdendir. Onu hala seviyorsak bir türlü vazgeçmekten yana olmayız, kopamayız ondan. Her ne kadar eski olsa da onunla mutluyuzdur. Gelen gideni aratır sözüne hak verdiğimizdendir belki de eskisiyle devam etmek isteyişimiz. Kim bilir tanıdığımız ya da tanıyacağımız yeni biri daha çok özelliğe sahiptir belki ama bu bizim ...
Yorumlar
Yorum Gönder