Fiziksel bir yarayı tedavi edebilir insan... Ama manevi yaranın tedavisini bulamadım ben henüz. Peki hayat neden bu kadar acımasız ? Ya da hayat mı bu kadar acımasız yoksa insanlar mı ? Bilmiyorum. Örneğin; 5 saat mutlu olduysam sonrasında 5 gün, 5 hafta, 5 ay mutsuz oluyorum. İsyan değil bu sorguluyorum sadece. Nerede hata yapıyorum ya da çok mu abartıyorum diye... Ama hayır ne yaşıyorsam ne hissediyorsam ondan bahsediyorum. İçimde ki hiç durmadan kanayan yara canımı fazlasıyla acıtıyor. Manevi bir iç kanama denilebilir mi bilmiyorum. Öldürmüyor, keşke öldürse en azından kurtulmuş olur insan. Süründürüyor adeta... Her ne kadar güçlü olsamda artık dayanamıyorum. Kendime verdiğim sözler, teselliler boşuna sanki. Kalbim, aklım, ruhum laf anlamıyor. Yeter düşünme, hissetme diyorum ama engel olamıyorum, benden bağımsız hareket ediyor gibiler... Bilsem ki eninde sonunda bir gün yaramın ilacına sahip olacağım, dayanırım. Sesimi çıkarmam hiç o güne kadar. Ama öyle bir şey yok gibi. Bu yara ölene kadar içimde kanayıp duracak sanki hiç geçmeyecek, iyileşmeyecek gibi...
Hiç düşündünüz mü neden hep eskiyi özlüyoruz? Eski şarkıları, eski kitapları, eski filmleri; eski bayramları, eski anıları hatta bazen eski kendimizi... Çünkü yeniler asla eskinin yerini tutmuyorlar. Bundandır eskiye meyilimiz. Bir şeyi sevdiğimizde aradan yıllar da geçse, o şey eskise bile yine de ondan vazgeçmeyiz. Bozulsa tamir ettirir, yine onunla devam ederiz hayatımıza, yenisini istemeyiz. Farz edelim yenisini aldık, bir türlü alışamayız. Çünkü eskisi bizim dilimizden anlardı biz de onun dilinden anlardık. Yalnızca eşya değil, insan olarakta durum aynı. Eskiden tanıdığımız birini sürekli özlemek, onu istemek aslında onu çok sevdiğimizdendir. Onu hala seviyorsak bir türlü vazgeçmekten yana olmayız, kopamayız ondan. Her ne kadar eski olsa da onunla mutluyuzdur. Gelen gideni aratır sözüne hak verdiğimizdendir belki de eskisiyle devam etmek isteyişimiz. Kim bilir tanıdığımız ya da tanıyacağımız yeni biri daha çok özelliğe sahiptir belki ama bu bizim ...
Yorumlar
Yorum Gönder